Orjinal Adı: Iron King
Yazar: Julie Kagawa
Yayıncı: Pegasus
Yayın Tarihi: Ocak 2014
Sayfa Sayısı: 416
Seri Adı: Demir Periler #1
Seri Adı: Demir Periler #1
Tür: Genç-Yetişkin, Fantastik, Romantizm
Goodreads | D&R
Puanım:
Puanım:
Evde ve okulda çevresine uyum sağlayamayan Meghan on altıncı yaş gününde hayatında bir terslik olduğunu hisseder. Karanlık bir yabancı onu izlemeye ve muzip dostu aşırı korumacı davranmaya başlamıştır. Ancak gerçek, bütün tahminlerin ötesindedir; genç kız, efsanevi bir peri kralının kızı ve ölümcül bir savaşın en önemli piyonudur.Bu gerçekle yüzleşen Meghan, kardeşini perilerden kurtarmak, hiçbir perinin yüzleşemeyeceği gizemli bir canavarı durdurmak ve doğuştan hakkı olan güçleri yönetmek için ne kadar ileri gidebileceğine kendi bile şaşıracaktır. Bu macerada ona tuhaf bir ekip eşlik edecektir: en yakın dostu, fazlasıyla ilgili ve şakacı Puck; sürekli ortadan kaybolan kedi Grimalkin… Ve yasak aşkın vücut bulmuş hali, soğuk kalpli Prens Ash.
Meghan, annesi, üvey babası ve üvey kardeşi Ethan ile taşrada yaşayan fakir bir kızdır. On altıncı yaş gününe günler kala etrafında garip olaylar patlak verir. Küçük kardeşi odasında garip yaratıklar olduğunu söylüyor, ailesi onun varlığını unutuyor, ve en yakın arkadaşı Robbie aşırı korumacı davranıyordur. Fakir oluşu ve sıska yapısı nedeniyle aşık olduğu çocuk dahil okulda herkesin uzak durduğu birisi olarak hayatının bundan daha kötü olamayacağını düşünür. Ta ki küçük kardeşi kaçırılana kadar.
Aslında şansı varken Robbie'nin önerisine kulak verip kardeşinin kaçırıldığını unutmayı seçmelidir. Özellikle de Ethan'ın yerine bir şekil değiştiren konmuşken tüm bunları unutmak çok zor değildir. Ama babası gibi kardeşinin de elinden alınmasına dayanamaz ve geçmişinde saklı olan gerçeğe kapılarını açar. Meghan bir peridir. Tıpkı babasının olduğu gibi. Ve Ethan'ı kurtarmak istiyorsa perilerin bile haberinin olmadığı Demir Kral ile karşılaşmak zorundadır. Bu yolculukta ona eski dostu ve babası Oberon'un kıymetli soytarısı Puck, Tekinsiz Divanı'nın yakışıklı prensi Ash ve kurnaz bir kedi olan Grimalkin eşlik eder. Olurolmaz'a ayağını attığı andan itibaren artık geri dönüşü yoktur. Yaban ormanları, Tekin Divanı ve Tekinsiz Divanı derken tüm diyarı gezip Ethan'ı arayan kahramanlarımız yolda tehlikeli perilerle ve diyarın başına gelen en büyük tehlike ile karşı karşıya kalacaklardır. Peri diyarının var olması Meghan'a bağlıdır ama daha peri yanını yeni yeni tanırken diyarı koruyabilmesi mümkün müdür? Kardeşini bulup evine dönmeyi isteyen Meghan'ı bir sorun daha beklemektedir: AŞK.
"Delici bir ifadeyle ona baktım, sırıtıyordu. Bir an, dilim tutuldu. Tanrım, Buz Prensi artık şaka da yapıyordu, dünyanın sonu gelmiş olmalıydı."
Meghan | Sayfa 328
Uzuuuuun zamandır önce kapağına sonra da konusuna hayran olduğum, "bir gün Türkçe'sini de görür müyüz" diye hayaller kurduğum, Pegasus kitabı yayımlayacağını duyurduğu andan beri deliler gibi beklediğim kitaba sonunda kavuştum ☆*・゜゚・*\(^O^)/*・゜゚・*☆ Neyse ki Pegasus Yayınları'ndan çıkmış. Yoksa hem orijinal kapakla hem de bu kadar kaliteli bir şekilde çıkması pek olası değildi. Kitabı elime aldığım andan bitirinceye kadar büyük bir heyecanla okudum ve bu kadar yıl beklediğime pişman değilim. Evet, anladığınız üzere ben bu kitabı çok sevdim *-*
Bu güne kadar her türlü fantastik yaratığın içinde bulunduğu kitapların turlarını yaptık: Uzaylı, melek, ejder, geri dönen... Ama periler benim için her zaman aralarında en ilginci olmuştur. Karakterin 16 yaşında olmasından dolayı aşk odaklı bir kitap olmasından korkuyordum ama Julie bu konuda da beni hayal kırıklığına uğratmadı. İmkansız ve saf bir aşk var ama yolculuğumuz ve peri diyarını güzelliğini gölgelemiyor. Bu da hem Olurolmaz'ı hem de kitapta yeşeren aşkı daha ilgi çekici kılıyor.
Konu periler olunca özellikle Kelt Mitolojisinde pek çok mit olduğunu bilirsiniz. Su perisinden, ağaç perisine, diş perisinden çorap perisine kadar. Evet yanlış duymadınız. Adamlar her olay için bir peri uydurmuş resmen. Sirenleri bilirdim de eşyaların kaybolmasını bile periye yorduklarını görünce aşırı şaşırdım. Julie her detayı araştırmış ve hiç duymadığım türlü türlü periyi bizimle tanıştırmış bu kitapta. Beni en çok etkileyen ise Goblinler oldu. Peri deyince insanın aklına güzel ve kurnaz yaratıklar gelir ama Olurolmaz'da çok çirkin ve korkutucu periler de görmeniz mümkün. Goblin'lerin çirkinlikleri kadar konuşmalarının komikliği de ilgimi çekti. Kitabın çevirmeni Meltem Uzun'u tebrik etmek lazım. Goblinlerin konuşması okuduğum en yaratıcı çevirilerdendi =D
Olurolmaz'dan ve perilerinden bahsedip Grimalkin'i es geçmek olmaz. Öncelikle o herhangi bir kedi gibi görünebilir ama hiiiiç de normal bir kedi değil. Ya da aslında her kedi kadar kendini beğenmiş ve kurnaz mı demeli? (durun! şu anda kendimle çelişiyorum o.O ) Kitaptaki tüm karakterlerden hatta Ash'den bile (belki yüzünün diğer yarısını görmesem böyle olmazdı .·´¯`(>▂<)´¯`·. ) daha çok sevdim onu *-* Kitabı okuduğunuzda sizin da aklınıza böyle bir kedi gelecek:
Son olarak Ash mi Puck mı derseniz, tabii ki Team Ash! O benim soğuk kalpli yakuşuklum *-* Kitabı bitirdikten sonra kitaptan bir sahnenin Ash gözünden anlatıldığı İlk Öpücük'ü okumanızı öneririm. Kitap boyunca kalbiniz Ash için çarpmadıysa bile İlk Öpücük'ten itibaren fikriniz kesinlikle değişecektir ^-^ Merak etmeyin o sahneyi Pınar sizler için çevirdi *-* Okumak için tık!
Kitabı merak edenler için Pegasus Yayınları desteğiyle yaptığımız çekiliş bu geceye kadar devam ediyor. 1 kişi bu güzel kitabı kazanma şansı bulacak! Kaçırmayın derim ;) Sui Generis blogundaki çekilişe katılmak için tık!
Bunları Biliyor musunuz?
- Yazarın Blood of Eden adında bir vampir serisi yazdığını (kesinlikle okumak istediğim kitaplardan)
- 4 kitaplık Demir Periler serisi bittikten sonra Meghan'ın kardeşi Ethan'ın baş karakter olduğu Call of the Forgotten adında bir yan seri yazdığını
- Demir Periler serisinin 3 novellasının birleştirilerek Iron Legends adıyla kitap olarak yayımlandığını (umarım Pegasus bu kitabı da yayımlar *-* )
- Julie Kagawa'nın Kung Fu ve Kali eğitimi aldığını
- Yazarın özellikle savaş sahnelerini çok sevdiğini (üstteki bilgiden sonra buna şaşmamışsınızdır belki ama kadın direk "vahşet" seviyormuş o.O)
- Yüzüklerin Efendisi hayranı olduğunu
- Ülkemizde Zehir Ustası adıyla çıkan Maria Snyder'ın Poison Study kitabının erkek kahramanı Valek'e aşık olduğunu (ehhh yalnız değilsin Julie)
- Rock dinlediğini
- Özellikle kendi kitap karakterlerinin ufak heykelciklerini yapıp Etsy sitesinde sattığını (kadın satışı başlattığı anda hepsi kapış kapış gidiyor o.O)
biliyor muydunuz?
25 - 31 Ocak Tur Programı
25 Ocak sssuigenerisss.blogspot.com | Kitap Yorumu - Çekiliş
26 Ocak sohbetedecekkimseyok.blogspot.com | Kitap Yorumu - Ön Okuma
27 Ocak segesegese.blogspot.com | Kitap Yorumu - Yazar Tanıtımı
28 Ocak raflarinarasindan.blogspot.com | Kitap Yorumu - Alıntılar26 Ocak sohbetedecekkimseyok.blogspot.com | Kitap Yorumu - Ön Okuma
27 Ocak segesegese.blogspot.com | Kitap Yorumu - Yazar Tanıtımı
29 Ocak pinucciasbooks.blogspot.com | Kitap Yorumu - Ekstra Sahne (İlk Öpücük)
30 Ocak kutsalyorumcu.blogspot.com | Kitap Yorumu - Karakter Bilgileri
31 Ocak mirielenda.blogspot.com | Kitap Yorumu - Tanıtım Videoları
31 Ocak thcodex.blogspot.com | Kitap Yorumu - Bunları Biliyor musunuz?
30 Ocak kutsalyorumcu.blogspot.com | Kitap Yorumu - Karakter Bilgileri
31 Ocak mirielenda.blogspot.com | Kitap Yorumu - Tanıtım Videoları
31 Ocak thcodex.blogspot.com | Kitap Yorumu - Bunları Biliyor musunuz?
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder