29 Aralık 2012

Karanlığı Elli Tonu - E L James


Kitap: Karanlığın Elli Tonu
Yazar: E L James
Yayıncı: Pegasus
Yayın Tarihi: Kasım 2012
Sayfa Sayısı: 640
Tür: Romantizm, Yetişkin, Erotik
Goodreads | Okuoku | Hepsiburada 


Romantik, özgürleştirici ve kesinlikle bağımlılık yaratıcı...

Bu roman dengenizi sarsacak, sizi ele geçirecek ve ebediyen sizinle kalacak.
Ruhu yaralı genç girişimci Christian Greyin karanlık sırlarının yıldırdığı Anastasia Steele, ilişkilerine son noktayı koyup bir yayınevinde çalışmaya başlar. Ama Greye duyduğu karşı konulmaz çekim hâlâ etkisini sürdürmektedir. Grey yeni bir teklifle gelince ona karşı koyamaz. Nihayet her şey daha iyiye gidiyor gibi göründüğü sırada birden geçmişin hayaletleri ortaya çıkar. Anastasia, sorunlu, hırslı ve talepkâr Elli Tonun sinir bozucu geçmişi hakkında, tahminlerinin çok ötesinde şeyler öğrenir ve ilişkileri bir kez daha tehdit altına girer.

Grey içindeki şeytanlarla savaşırken, Ana da hayatının en önemli seçimini yapmak zorunda kalır. Ve bu kararı tek başına vermelidir...

UYARI: Elli Ton serisinin ikinci kitabının incelemesi olup seriye başlamayanlar için spoiler içerir. İlk kitabın incelemesine şuradan ulaşabilirsiniz.

İlk kitabı okuyanlar bilir. Kitabın sonunda Ana, Christian'ın sapkın zevklerinin en acı halini tatmış ve onu terk etmişti. İkinci kitap bu olaydan bir kaç gün sonrayı anlatarak başlıyor. Ana, Christian'a olan aşkı ve tüm bu sapık fantezilere olan tiksintisi ile iki arada bir derede, ondan ayrıldığına hem pişman hem de rahatlamış durumda. Ama bu her gece ağlayıp Christian'ı özlediği gerçeğini değiştirmiyor. Ayrılmaları üzerinden bir kaç gün geçmesine rağmen Christian ne yapıp edip Ana'yı yatağına atmayı başarıyor =/ Tabii bunda Christian'ın Vanilya Aşk'a sıcak bakmasının da etkisi var =D Artık kırmızı oyun odası yok! Dayak yok! Peki Christian bunlar olmadan mutlu olabilir mi?

Ana ile Christian gerçek sevgililer gibi tüm dünyaya pozlar vere dursun, geçmişten gelen bir sevgili Ana'yı tehdit etmeye başlıyor. Kıskançlık ve sahiplenmeye şimdi de koruma duygusunu ekleyen Christian, geçmişinden kaçamayacağını fark ediyor ve tüm gerçekler yavaş yavaş ortaya seriliyor. Christian'ın geçmişi, yaptığı tüm kötülükler Ana'yı kaçırmaya yeter mi yoksa aşk her şeyi affeder mi? Tüm bunları kitabı okuyarak öğrenebilirsiniz...

İşin aslı kitabı okumadan önceki beklentilerim Christian'ın yine Ana'nın peşinden koşacağı ama Ana'nın ona pas vermeyeceği yönündeydi. Bu konuda büyük hayal kırıklığına uğradığımı söylemeliyim. Eh sonuçta bu bir erotik roman ve kitabın 300-400 sayfası Christian ve Ana'nın kara, hava, deniz demeden her yerde ve her zaman ilişkiye girmesini içeriyor. (Tamaaaaaaam ayrılın yeter anladık!) Hadi ama E L! Bu kitapta bir şeyler eksik. Mesela KONU!! Yazar konuya biraz heyecan katmak isteyip Christian'ın eski itaatkarını peşlerine takmış ama bu da pek fayda etmiyor ne yazık ki. Eski itaatkar ile Christian'ın karşı karşıya gelmesini gören Ana'nın kafasında YİNE "acaba Christian'a göre miyim?" sorusu hortluyor ve bizi yine sıkan "ona göre miyim değil miyim sendromu" ile sayfalarca uğraşmamıza sebep oluyor. (Ona göresin işte be kadın! Aaaaaaaaaaaaa!) Diğer yandan Christian artık eskisi gibi değil. Vanilya aşk ile mutlu olmaya ve sınırlarını Ana için yavaş yavaş kaldırmaya çalışıyor. Ve işte tam da buralarda Christian'ın gerçekten aşık olduğunu görebiliyoruz. İlk kitapta salt erotizm olan kitaba biraz aşk geliyor neyse ki!

Yaklaşık 400 sayfa sıkıntıdan çatladım. Dediğim gibi yer ve zaman ayrımı yapmaksızın her yerde "yapan" karakterlerimize bir konu lazımdı ve 400lerde o konuyu da bulmuş olduk çok şükür. Christian'ın tüm geçmişini öğreniyoruz *-* Ve en az Ana kadar şaşıracağımız ve korkacağımız bir geçmiş ile karşılaşıyoruz. Tüm bu geçmişi öğrendikten sonra Ana ne yapar bunu da kitabı okuyarak öğrenin =)

Veeee Christian'ın belkide Ana'dan sonra en çok önem verdiği kadın Elena nam-ı diğer Bayan Robinson ile nihayet karşılaşıyoruz! Elena'nın varlığı bile iki aşığın aralarını bozmaya yetiyor tabii ki. Bir de Elena'nın ısrarla Ana ile görüşme talebinde bulunması bardağı taşıran son damla oluyor. Christian Ana'yı kaybetmemek için öyle şeyler yapıyor ki biz bile şaşırıyoruz. (Hmmm küçük bir ipucu vereyim: İtaatkar Christian) Elena her ne kadar aşık ikilimizin mutlu olmalarını ister gibi görünse de onları bir türlü rahat bırakmıyor. (Senin derdin ne kuzum?)

Sonuç olarak tüm o komik maillere ve Christian'ın şok edici geçmişine rağmen seriyi bu kitap ile noktalama kararı aldım. Bundan sonra konunun bir yere gideceği yok ve sonunda yazarın kitabı gerilim romanına çevirme çabaları kitabı benden soğutmayı başardı. Her şeyi tadında bırakmak lazım diyor ve Elli Ton konusunu burada kapatıyorum. Umarım incelememizden zevk almışsınızdır. Sonuçta AMACIMIZ ZEVK VERMEK =P


Hiç yorum yok :

Yorum Gönder