Ölümcül Merhamet - Robin LaFevers

Kurt olabilecekken neden kuzu olasın?

Kitap: Ölümcül Merhamet

Orjinal Adı: Grave Mercy

Yazar: Robin LaFevers

Yayıncı: DEX

Yayın Tarihi: Ocak 2013

Sayfa Sayısı: 492
Seri Adı: Ölümün Hizmetkarları

Tür: Genç Yetişkin, Romantizm, Tarihi Kurgu, Fantastik

Goodreads | Okuoku | D&R

Puanım:

Genç, güzel ve ölümcül.

On yedi yaşındaki Ismae, babasının onun için yaptığı anlaşmalı evlilik dehşetinden, gizemli bir keşiş tarafından kaçırılır. Götürüldüğü manastır, Ölüm Tanrısı Aziz Mortain için eğitilen, kendisininki gibi garip yara izleri taşıyan kızlarla doludur. Burada, Ölüm Tanrısının onu tehlikeli hediyeler ve korkunç bir kaderle kutsadığını öğrenecektir. Manastırda kalmayı seçerse rahibeler tarafından bir suikastçı olarak yetiştirilecek ve Ölüm Tanrısının intikamını alacaktır.

Ismae çok önemli bir görev için Breton sarayına gönderilir; hem entrika ve ihanetin ölümcül oyunlarına hem de yapması imkânsız seçimlere karsı savunmasızdır: Ismae, Tanrısına mı yoksa kalbine mi hizmet edecek?

Ölümün Hizmetkârları üçlemesinin ilk kitabı olan Ölümcül Merhamet tehlikeli bir aşk, zehirle gelen ölümler ve kendi yolunu bulmak üzerine...

Sırtında taşıdığı korkunç doğum lekesi yüzünden nefret edilen çocuk olmuştu. Doğum lekesi Ölüm Tanrısı'nın çocuğu olduğunun en büyük kanıtıydı. Babası onu korkunç Guillo'ya sattığında hayatının çok daha iyiye gidemeyeceğinin farkındaydı. Ama evlendikleri gün bir keşiş onu kaçırıp Aziz Mortain'in manastırına götürdüğünde tüm hayatı değişti. Manastırda kimse ona iğrenç bir yaratıkmış gibi bakmıyor, ondan korkmuyordu. Çünkü oradaki tüm kadınlar Ölüm Tanrısı'nın çocuklarıydı. Artık Ismae'nin bir amacı vardı:  bir suikastçı olup üzerinde Ölüm Tanrısı'nın izi olan kişileri öldürmek.

Aradan geçen 3 koca yıl boyunca suikastçı olarak yetiştirilen Ismae, en sonunda ilk görevini alır. Bretanya'ya ihanet eden bir adamı Aziz Mortain adına öldürmesi gerekmektedir. Görev sırasında Gavriel Duval tarafından yakalandığına planları altüst olur. Manastır, Ismae'yi Breton sarayına gönderip hainleri bulması ve Duval'ın hain olup olmadığını öğrenmesi için harika bir şans yakalar. Duval'ı tuzağa düşürüp Ismae'yi metresi olarak saraya göndermesini sağlar. İhanetler ve entrikalarla bezenmiş Breton sarayında Duval ve Ismae bir yandan düşmanı bulmaya çalışıp Düşes Anne'in yanlış bir evlilik yapmasına engel olurken diğer yandan aralarında filizlenen aşka karşı koymaya çalışacaklardır.

Sadakat ile aşk karşı karşıya geldiğinde kazanan hangisi olur?

"Yaraların utanılacak bir yanı yoktur, Ismae."

Duval | Sayfa 300

Tarihi kurgu ve fantastik ögelerle bezenmiş olan Ölümcül Merhamet, en sevdiğim iki türün harika bir karışımı olmayı başarmış. Kitabı bu kadar çok sevmemdeki en büyük sebep aslında gerçek bir olayı anlatıyor olması. Hadi biraz tarih konuşalım *-*

Kitapta adı geçen Breton düşesi Anne, 1477-1514 yılları arasında yaşamıştır.  Delilik Savaşı'nda Fransa'ya yenildikten sonra Breton dükü II. Francis, kızı Anne'in evliliğini Fransa Kralı'nın izni olmadan yapamaz duruma gelir. Pek çok kişiye Anne ile evlilik sözü verilmiştir. Bu kişiler Galler Prensi Edward, Roma İmparatoru Maximilian, Alain d'Albret, Jean de Châlons ve hatta o sıralarda evli olan Orléans Dükü Louis'dir. Bu haliyle akıllara İngiliz Kraliçe'si I. Elizabeth'i getiren Anne'in, evliliğinde pek söz sahibi olduğu söylenemez. Babasının ölümünden sonra daha taç giymediği için büyük bir tehlikenin içinde olan Anne'i eşi yapmayı kafasına koyan Alain d'Albret'den kitapta uzun uzun bahsedilmiş. Anne'in onunla evlenip evlenmediğini ise kitabı okuyarak öğrenebilirsiniz :) Breton dükü II. Francis, tek eşliliğe pek önem veren birisi değilmiş. Çok fazla metresi ve evlilik dışı çocuğu olduğu söyleniyor. --Uzak Durulası Spoiler-- Duval'ın hayali bir karakter olduğu kesin ancak annesi tarih sayfalarına dükün metreslerinden biri olarak geçmiş ve dükten çocukları olduğu da bir gerçek. --Spoiler Bitti--

Yazar, Breton tarihinde kendi karakterlerini yaratarak hem Anne'in hikayesini hem de harika bir fantastik kurguyu okurlara sunuyor. Breton'daki politik sorunları, ihaneti, entrikayı, aşkı ve sadakati öyle güzel anlatıyor ki hayran kalmamak elde değil. Bu kitap yine Dex yayınlarından çıkan Zehir Ustası'ndan sonra bu tarzda okuduğum en güzel kitaptı. Karakterlere de kurguya da hayran kaldım. Ayrıca Breton tarihi hakkında bilmediklerimi öğrendim (İngiliz ve Fransız tarihine merakım vardır. Mad War hakkında az çok bilgim olsa da Anne'in hikayesini bilmiyordum.) Kitabın çevirisini üstlenen Taylan Taftaf'ın da harika bir iş çıkarttığını söylemeden edemeyeceğim.

Serinin kapakları da konusu kadar güzel! Kapak resmi, kitabın kenarı, kullanılan fontlar ve ilk sayfadaki karakter listesi beni benden aldı *-* Böyle şeylere çok takan birisi olarak Dex'e orjinal kapak kullandığı için teşekkür ediyorum. Üç kitaplık Ölüm'ün Hizmetkarları serisinin ikinci kitabı ise Dark Triumph Nisan ayında yurtdışında çıktı. Kitabın Türkçe'ye ne zaman çevrileceği merak konusu. Ayrıca serinin her kitabında bir başka Ölüm Hizmetkarı'nın anlatıldığını da söyleyelim :) Ismae ve Duval ikilisini bu kitapta görmememiz mümkün.